Uzun zaman bizde yer edinen yorgunluk günlük hayatımızı, işlerimizi, arkadaş ilişkilerimizi olumsuz etkileyebilir. Halsiz ve yorgun olduğumuzda hiçbir şey yapmak istemeyebiliriz. Bazen günlerce yorgun hissettiği için evden hatta yataktan çıkmak istemeyebiliriz. ‘’Çok fazla yorgunum, hiç hareket etmek istemiyorum. Kendimi çok yorgun hissediyorum, dinlensem de yorgunluğum geçmiyor, zihnimde bulanıklık hissediyorum, baş ağrısı yaşıyorum’’ Yakınmalarını son zamanlarda sıkça duyuyorum çevremden. İş hayatının yoğunluğu, hep bir şeyleri yetiştirme çabası, kendine zaman ayıramama… Bütün bu fiziksel yorgunluğa ek olarak yoğun düşüncelilik hali, çaba gösterilen ve enerji tüketilen meselelerin gerçekçi ve etkili çözümlere ulaşmaması sonucunda düşüncede kısır döngünün oluşması... Kişinin dinlenmiş olmasına rağmen kendini sürekli olarak yorgun, halsiz, huzursuz ve tükenmekte hissetme durumunda mental yorgunluktan söz edebiliriz. Psikolojik ve mental yorgunluk, hayatın içerisinde yoğun stres, ilişkilerde bozulma, gelecek kaygısı, iş problemleri gibi sebeplerden kaynaklı oluşan yoğun düşünme halinin sonucunda meydana gelen ve dinlenmekle çözüme ulaşmayan bir problemdir. Bir konunun üzerinde ne kadar düşünülürse düşünülsün çözüm bulunamayan ya da bulunan çözümlerin etkili olmadığı durumlarda bir şeyi sürekli çiğnediğimizde çenemizde oluşan gerginlik ve yorgunluğu aynı şekilde zihnimizde de hissederiz. Bu kısır döngü hali zamanla uykuyla ve dinlenmeyle izin vermeyen bir hal alır. Biz uyurken bile aktif olan zihinsel çalışma sistemimiz, dinlenmenin mümkün olmadığı bir süreci meydana getirir. Etkilerini rüyalarımızda ve eylemlerimizde göstererek bir uyarıcı niteliği taşır. Peki, neden yorgun ve halsiz hissederiz? Çünkü düzensiz, eksik veya fazla uyku, yorgunluk ve halsizliğin en sık sebebini oluşturuyor. Gecede 7-8 saatlik uyku sağlığımız için çok önemlidir. 7 saatten az uyuyorsanız veya düzensiz saatlerde yatıyorsanız, sabah kalktığınızda uyku ile dinlenmemiş uyanıyorsanız bu durum sizi yorgun yapacaktır. 9 saatten fazla uyumak da sizi yorgun yapar. Uyku sorunu fiziksel ve zihinsel performansımızı olumsuz etkiler. Kaliteli bir uyku, vücut enerjisi için önemlidir. İdeal olan günde 7-8 saat ve 23:00-07:00 saatleri arasında uyumaktır. Tabi bunun yanında düzensiz ve yanlış beslenme de önemli bir yer tutar. Günlük koşuşturmalar sırasında öğün atlamak, özellikle sabah kahvaltısını yapmamak da yorgun hissettirebilir. Öğünlerde karbonhidrat ağırlıklı beslenmek kan şekerini hızlıca yükseltip sonra hızlıca düşürür. Bu durum da yorgunluğa ve uyku haline neden olur. Yorgunluk, vücudun enerjisi ile ilgili olabilir. Bu da beslenme biçimi ile doğrudan ilişkilidir. Günlük öğünleri atlamamak, mümkün oldukça sabah ve öğlen protein ağırlıklı beslenmek, beslenme kaynaklı yorgunluğa ve halsizliğe çözüm olacaktır. Stres; en çok yorgun hissettiren sebeplerden birisidir. İnsanın hayatta bir beklentisinin kalmaması, geleceğe yönelik hedeflerinin olmaması, işini sevmemesi, iş, aile ve sosyal ortamlarda yaşanan sıkıntılar, depresyon ve anksiyete yakınmaları da yorgun ve halsiz hissetmeye yol açar. Kendinize de vakit ayırmanız gerektiğini unutmamalısınız. Demir, beyin için çok önemli, vücudun fonksiyonları için kan dolaşımında gerekli besini ve oksijeni taşımaya yardımcı olur. Ancak birçoğumuzda kansızlık görülür. Yine yiyeceklerle yeterince alınmaması veya başka sebeplerle ortaya çıkan kanamalar vücuttaki demir miktarını azaltır. Demir, hem bazı sebzelerde (ıspanak gibi) hem de kırmızı ette bulunur. Kırmızı etteki demir çok daha kolay emilir. Kansızlık açısından serum demir düzeylerine baktırın, kırmızı et tüketimi ve demir içeren besinleri C vitamini ile almak demirin mideden emilimini artırır. D vitamini eksikliği ve troid bezinin az çalışması yorgunluk ve halsizlik belirtileri ile görülebilir. Bir de hayatımızda sevdiğimiz hareketsizlik var. Annelerimizin bir tabiri vardır “Oturdukça oturasım, yattıkça yatasım geliyor.” derler. Hareketsiz bir yaşam sizi sadece daha yorgun yapmaz, hastalıkların da habercisidir. Düzenli spor yapmak enerjiyi artırır, depresyonu önler ve mutluluk hissi verir. Yorgun olduğunuzda hiç hareket etmek istemeyebilirsiniz. Ancak inanın sizin en büyük ilacınız egzersiz yapmaktır. Mental yorgunluktan kurtulmak için, iş yükünü azaltmak, ilişkilerin gözden geçirilmesi, fizyolojik ve psikolojik muayeneler, rutinler oluşturmak, sağlıklı uyku ortamını ve sürecini inşa etmek, meditasyon, spor yapmak ve psikoterapi süreci faydalı olacaktır.