23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı, Dünya’da çocuklara armağan edilen tek bayramdır.
Türkiye Cumhuriyeti’nin resmi bayramlarından biri olan 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı Türk halkının egemenliğini ilan ettiği ve Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin açıldığı tarihtir. TBMM 23 Nisan 1921’de aldığı kararla yeni Türk devletinin ilk bayramı olarak 23 Nisan gününü “Milli Bayram” kabul etmiştir. Atatürk, 23 Nisan Bayramı’nı, 23 Nisan 1929 tarihinde çocuklara armağan etmiş olup, böylece 23 Nisan ilk defa, 1929 yılında Çocuk Bayramı olarak kutlanmıştır. Tüm yurtta coşkuyla kutlanan bu bayram çocuklara armağan edilmiştir. 
23 Nisan, 27 Mayıs 1935 tarihinde çıkarılan Ulusal Bayram ve Genel Tatiller Hakkında Kanun ile “Ulusal Egemenlik Bayramı” olarak kutlanmaya devam edilmiştir.
23 Nisan 1970’li yıllarda çok sayıda ulusun katıldığı bir bayram haline dönüşmüştür. 1975 yılından itibaren TRT’de kutlamalara destek vermiş, 1979 yılında ise bayram törenlerine çocukların da katılmasına karar verilmiştir. 1979 yılında TRT Çocuk Şenliği tüm dünya çocuklarının katıldığı bir tören haline gelmiştir. Özellikle şenlikte Bulgaristan, Romanya, İtalya, Irak ve SSCB katılmış, katılımcı ülke sayısı zaman geçtikçe daha da artmıştır. UNESCO’nun 1979’u Çocuk Yılı olarak duyurmasının ardından, ilk olarak 6 ülkenin katılmasıyla birlikte bu milli bayram uluslararası boyuta taşınmış ve dünyanın birçok ülkesinden çocuklar her yıl Türkiye’ye bu bayramı kutlamak için gelmeye başlamışlardır. Türkiye, dünyada çocuklarına bayram hediye eden ve bu bayramı bütün dünya ile paylaşan ilk ve tek ülke konumundadır.
1980 yılında ise bayram ve törenler kapsamında Çocuk Parlamentosu oluşturulmuştur.  1981 yılına gelindiğinde ise Çocuk Bayramı ile Milli Hakimiyet Bayramı birleştirilmiştir. 
1981 tarihli Ulusal Bayram ve Genel Tatiller Hakkında Kanun’da, 20 Nisan 1983’te yapılan değişiklikle, 23 Nisan Ulusal Egemenlik Bayramı’nın adı, “Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı” olarak değiştirilmiştir.
2000 yılına kadar bu şenlikler Ankara’da düzenlenmiş ve sonraki yıllarda diğer şehirlerde de kutlanmaya başlanmıştır.
Benoit Mechin, “Kurt ve Pars” adlı eserinde Atatürk’ün, “Ben çocuk haftasını, çocuklara hürmet edilmesini temin ve onların zaafından yararlanarak çok defa yapıldığı gibi onlara eziyet ve hayvan gibi muamele edilmesini önlemek için meydana getirdim. Bu tedbirim, milletin geleceğine karşı gösterilen bir saygı olarak görülmelidir.” dediğini aktarmıştır.
Çocuklar, geleceğin ön izlemesidir. Toplum olarak sorunlara bakış açımız aslında hep bulunduğumuz noktadan konuşmaya dayalı. Fakat Çocukların sorunlarına empati kurarak bakmalı, güçlü nesiller yetiştirmek için güçlü bağlar kurmalıyız.
“Bugün, çocuklarımıza ve onların dünyasına saygı duyduğumuz özel bir gün. Onlara güzellikler ve mutluluklar diliyorum.”