Çerkezköy Kent Park’ta Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu (Türk-İş) tarafından "Vergi'de Adalet" mitingi düzenlendi.

Mitinge Türk-İş Genel Başkanı Ergün Atalay ve Türk Metal Sendikası Genel Başkanı Uysal Altundağ’ın yanı sıra CHP Tekirdağ Milletvekili İlhami Özcan Aygun, Çerkezköy Belediye Başkanı Vahap Akay, siyasiler, STK Temsilcileri ve çok sayıda işçi katıldı. 

Halk oyunu ekibinin çeşitli halk oyunları sergilemesi ile başlayan "Vergi'de Adalet" mitingi ardından saygı duruşu marşının okunmasıyla devam etti.
Ardından Türk-İş Genel Başkanı Ergün Atalay işçilere hitap etti.

M İ T İ N G4

“BİZ BÜYÜK BİR AİLEYİZ”

“Değerli kardeşlerim, haftaya Salı günü Zonguldak’tayız. Ekim ayının sonunda meclis açıldığında, 2025 yılı bütçesi görüşülmeden Türkiye’nin en büyük mitingini Ankara’da yapacağız.” Diyerek sözlerine başlayan Atalay, birlik ve berberliğe dikkat çekti.

Atalay, “Bizler işçiyiz. Sabah 5’te yataktan kalkıp 6’da yol alan tulum giyen, akşama kadar çalışan, akşam 6’dan sonra evine gide, cefası çok sefası az olan, dünyaya yorgun gelip yorgun giden işçi topluluğuyuz.  Değerli kardeşlerim biz büyük bir aileyiz. Bu kurum 73 yıldır Türkiye’de, bu kurum toplam 4 milyon aileyi temsil ediyor. Zaman zaman sıkıntılarımız oluyor, örgütlediğimiz zaman işten atılıyoruz, belediye değiştiği zaman işten atılıyoruz, özel sektör 3 kuruş kuruş vermekte imtina ediyor. Biz işçiler Ocak ayında aldığımız maaşı Nisan ayında almıyoruz, Nisan ayında aldığımız maaşı Haziran ayında almıyoruz. Öyle kötü bir vergi düzenlemesi var ki, bununla ilgili olumlu bir düşünce belirtmek mümkün değil.” Dedi.

“MECLİSTE TULUM GİYMİŞ İŞÇİ KÖKENLİ 5 TANE ARKADAŞIMIZI GÖRMEZSİNİZ”

Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde işçilerin sesinin fazla duyurulmadığın dile getiren Atalay, “Her meselede, taşeronda, staj mağdurlarında, çıraklıkta, emeklilikte ne problem carsa ülke gündemine sizlerle beraber taşımak için çaba sarf ediyoruz. Değerli arkadaşlar biz bu ülkede yasama değiliz, yürütme değiliz, biz bu ülkede sivil toplum örgütüyüz. İşçinin, kadının, çocuğun problemlerini, sıkıntılarını ülke gündemine taşıyoruz. Mecliste 600 tane vekil var.  Biz bu ülkede işçi, emekli, çiftçi, biz bu ülkenin yüzde 65’iyiz. Mecliste tulum giymiş işçi kökenli 5 tane arkadaşımızı görmezsiniz. Tulum giymemişsen, sabah 5’te kalkmamışsa işçinin meselesini zor anlatırsın. Çiftçilik yapmadıysan çiftçinin meselesini zor anlatırsın. Ben burada oradaki 600 arkadaşımızı zor duruma sokmak için konuşmuyorum. Ülkenin bir gerçeğini anlatıyorum. 350’ye yakın işveren vekilimiz var her partiden. Gönül şunu istiyor, bir grup toplantısında genel başkanlarımızda biri çıkıp desin ki “Örgütlenmeden korkmayın.” Ama maalesef bu güne kadar bu sesi duyma imkanı bulmadık. Bir an evvel o sese işçilerin ihtiyacı var, bizim ihtiyacımız var, sizin ihtiyacınız var. Mecliste yoksanız inanın Türkiye’de çok az sesiniz çıkıyor.” Diye belirtti.

M İ T İ N G9

“BEN 24 SAAT BU TOPLUMUN ÖNÜNDEYİM, ÇUVALIM BOŞ”

Kendisine işçilerden destek beklediğini dile getiren Atalay, “Bu alanda dertlerimizi, sıkıntılarımızı ülkeyi yönetenlere ve meclise anlatmak zorundayız. Ben hayatımın her noktasında işçilerin temsilciliğini yaptım, işçilik yaptım. Denetim kurulu üyeliği yaptım, yönetim kurulu üyeliği yaptım, mali sekreterlik yaptım. Ben Türk İş 73 yıllık bir kurum, o kurumun 450 tane delegesi var, o delegelerin bunda 7 ay evvel yüzde 94 oyunu alıp bu kürsüden size seslene biz kardeşinizim. İşverenle mücadele edersin, sermayeyle mücadele edesin, siyasetçiyle mücadele edersin ama evin içinden bir avuç kardeşimiz evini taşlamaya kalkarsa inanın ayıp ediyor, günah işliyor. Seçtiğiniz adamın başında sonuna kadar durmak mecburiyetindesiniz. Durmazsanız sizi parça parça ederler, sizi bu ülkede nefes alamayacak duruma getirdiler. Aynı tabloyu yarım asırdır yaşıyoruz. Çünkü belli, kurumlar emperyalistlerin kontrolünde. Diyorlar ki, ‘işçileri, sendikaları, sendikacıları sıkıntıya sokun.’ Ben 24 saat bu toplumun önündeyim, çuvalım boş. Nokta kadar bir şey yakalasalar sizi de beni de sokağa çıkarmazlar haberiniz olsun.” Diye konuştu.

M İ T İ N G10

“BU BÖLGE SANAYİNİN KALBİ”

Trakya’nın sanayinin kalbi olduğunu ifade eden Atalay, “Bu ülkede emekliler 12 bin TL’ye yaşamaya, asgari ücretliler 12 bin TL’ye çalışmaya mecbur ediliyorlar. Bu bölge sanayinin kalbi, bu bölgede Trakya’da, Kırklareli’nde, Tekirdağ’da en az bu bölgenin insanı kadar ekmek, emek için, işi için bu bölgeye gelen kardeşlerimiz var. Bunlar buraya tatil yapmaya gelmediler. Bunlar buraya ekmek parası kazanmak için geldiler. Onun için bu bölgedeyiz. Bu bölgeden Türkiye’yi yönetenlere sesleniyorum. Diyorum ki taleplerimize kulak verin. Öyle bir noktaya geldik ki kamu, asgari ücret seviyesine düştü.” dedi

“İNSANLAR GEÇİNMEKTE ZORLANIYOR”

Geçinmekte zorlandıklarını vurgulayan Atalay, “Dün aldığımızı bu gün alamıyoruz, bu gün aldığımızı yarın alamıyoruz. Öyle bir noktadayız ki insanlar geçinmekte zorlanıyor. Sloganımız şu, zordayız geçinemiyoruz.  Aynen öyle arkadaşlar zordayız geçinemiyoruz. Bu gün öyle önemli bir gün ki bu gün Afyon’da Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün meşaleyi yaktığı gün. 30 Ağustos 3 gün sonra, bu ülkenin aydınlığa çıktığı gün. Taşeronlar haber bekliyor. Ülkeyi yönetenler dedi ki taşeronları kadroya geçireceğim. Staj mağdurları, çıraklıklar haber bekliyor. Dediler ki probleminizi çözeceğim. Bu güne kadar tık yok. Ocak ayında alana başka zam, Temmuz ayında alana başka zam. Temmuz’da 24.73 verildi. Eylül ayında da 24.73’ü vermek mecburiyetindeler. O bile yetmiyor Ocak ayında sözleşmeler başlıyor. Sendikalar gelip size soracaklar ne istiyorsunuz diye. Siz bir karar almadan hiçbir sendika bir sözleşmenin altına imza atmayacak.” şeklinde konuştu.

M İ T İ N G7

“İNSANIN ONURUNA YANAŞIR BİR YAŞAM TALEP EDİYORUZ”

Taleplerini sıralayan Atalay, “Biz işçiler olarak ne istiyoruz; İnsanın onuruna yaraşır bir yaşam talep ediyoruz. Han istemiyoruz, yat istemiyoruz diyoruz ki bize nefes alacak bir ücret verin. TÜRK-İŞ olarak işçinin, emeklinin insana yakışır koşullarda hayatı olsun diye mücadele ediyoruz. Çalışanın, emeklinin hakkını arıyoruz. Sokaktaki enflasyonu en iyi biz biliyoruz. TÜİK’in açıkladığı rakamlara inanmıyoruz. Tüm emekçilerin taleplerini ülkenin her yerinde, her noktasında dile getirmeye devam ediyoruz. Emeğimizin karşılığını, gelirimizi enflasyon verilerine göre kurban edilmemesi için gayret gösteriyoruz.” dedi.

M İ T İ N G

“ALANDA OLMAYA DEVAM EDECEĞİZ”

Talepleri yerine getirilene kadar alanlarda olmaya devam edeceklerini ifade eden Atalay, “TÜRK-İŞ’in taleplerini bir an evvel yerine getirin. Yerine getirene kadar TÜRK-İŞ sendikalar, emekçiler alanda olmaya devam edeceğiz. Bozulan ekonominin bedelini biz ödemeyeceğiz. Bu mesele çözülene kadar beraber yol yürümeye devam edeceğiz. Bu ev, bu çatı işçinin çatısı. Trakya’da böyle bir miting gördünüz mü? Zonguldak’ta, Ankara’da işçinin bize nerede ihtiyacı varsa orada olmaya devam edeceğiz. Birbirinizi muhafaza edin. Hepinizi Allaha emanet ediyorum.” diye konuştu.

M İ T İ N G6

Muhabir: Barış KARAPAÇA